SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE ŞİRKETLER HUKUKU

Sürdürülebilirlik ve Şirketler Hukuku

Türk Ticaret Kanunu çerçevesindeki düzenlemelere göre sürdürülebilirlik, şirketlerin ekonomik devamlılığını ifade etmektedir. “Sürdürülebilir Şirket” Türk Ticaret Kanunu’na göre işletmenin sürekli olarak varlığını koruyabilmesi anlamını taşımaktadır. Bununla birlikte üzerinde genel geçer bir mutabakata varılmamış olmasına karşın sürdürülebilirlik kavramı geniş yorumlandığında içerisinde fiziksel, sosyal, ekonomik çevre kavramlarını da barındırmaktadır. Yine şirketlerin sebep olduğu bazı çevresel problemlerin de önlenebilmesi adına yapılan düzenleme ve önlemler de sürdürülebilirlik kavramı kapsamında değerlendirilebilecektir. Aşağıda sürdürülebilirlik kavramı Şirketler Hukuku kapsamında değerlendirilmiş olup ayrıca ülkemizde “Sürdürülebilirlik” konusunda yaşanan güncel hukuki gelişmelere değinilmektedir.

Kamu hukuku ve özel hukuk alanlarında yapılan düzenlemeler şirketlerin çevresel sürdürülebilirlik alanında bazı sorumluluklara tabi tutularak çevresel zarar doğurabilecek, kamu sağlığına zarar getirecek faaliyetlerine engel teşkil edecektir. Kamu hukukunu alanında yapılan sürdürülebilirlik konulu düzenlemeler, genel anlamda caydırıcı nitelik taşımaktadır. Sürdürülebilirliğe ilişkin özel hukuk düzenlemeleri ise tam anlamıyla çevresel sürdürülebilirlik kapsamında yorumlanamamasına karşın hukukumuzda Türk Ticaret Kanunu, Sermaye Piyasası Kanunu ve ilgili alt mevzuatlar ile düzenleme bulmuş durumdadır.

Şirketler hukuku kapsamında sürdürülebilirlik konusunda oldukça geniş bir esneklik ve serbesti mevcuttur.  Bahsettiğimiz serbesti, kimi olumlu sonuçları da ardında getirmektedir. Nitekim modern yönetim ilkelerine sahip şirket politikaları geliştirilmesi yine bu serbesti sayesinde mümkün olmaktadır. Şirketler, Türk Ticaret Kanunu kapsamında özel bir düzenleme ile doğrudan sorumlu tutulmamış olmakla birlikte Yönetim Kurulu üyelerinin yıllık faaliyet raporu düzenlemesinin devredilemez ve vazgeçilemez yetkilerinden biri olmasından bahisle şirketlerin çevresel konulara ilişkin faaliyetlerine yıllık faaliyet raporlarında değinmelerinde fayda bulunmaktadır.

Sermaye Piyasası Kanunu ve ilgili alt mevzuatlar, Sürdürülebilir şirkete dair daha ayrıntılı kimi hükümlere yer vermektedir. Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yayınlanan Kurumsal Yönetim İlkeleri, uyulması zorunlu ve gönüllü bazı düzenlemeler içermektedir. Bu düzenlemelerden bir tanesi şirketlerin çevreye ve kamu sağlığına ilişkin düzenlemelere itibar edeceği şeklindeki yükümlülüğü içermektedir. Yine çevresel sonuçlar doğuran şirket faaliyetlerinin hakkında sosyal sorumluluk faaliyetlerine ilişkin bilgiye yer verileceğine dair bir düzenleme de bulunmaktadır. Alt mevzuat Türk Ticaret Kanunu’na göre detaylı düzenlemeler getirmiş olmakla birlikte mevzuatımızda genel anlamda sürdürülebilirliğe ilişkin yoğun düzenlemeler bulunduğunu söylemek oldukça güç durumdadır.

Yine Sermaye Piyasası Kurulu, 23 Haziran 2022 tarih ve 2022/32 sayılı Bülteni’nde yayımlanan kararı ile payları Borsa İstanbul’un Yıldız Pazar, Ana Pazar ve Alt Pazarı’nda işlem gören halka açık şirketlerin Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda yapacağı 2022 yılına ilişkin sürdürülebilirlik ilkelerine uyum raporlamaları ve açıklamalarında, kararında yer verilen Sürdürülebilirlik Raporu Şablonunun kullanılmasını zorunlu tutmuştur. Ayrıca gönüllülük esasına dayalı olarak uygulanan sürdürülebilirlik ilkelerine uyum durumunun her yıl yayımlanan finansal raporların bildirim süresi içinde ve her halükârda genel kurul toplantı tarihinden en az üç hafta önce raporlanması gerekmektedir. Halihazırda faaliyet raporlarında bahsedilen şablona yer verilmesi zorunlu olmayıp dileyen şirketler faaliyet raporlarında şablona yer verebilecektir. Ek olarak, yıllık faaliyet raporunda Kurumsal Yönetim Tebliği ile uyumlu olarak sürdürülebilirlik ilkelerinin uygulanıp uygulanmadığı, uygulanmıyor ise buna ilişkin gerekçeli açıklama, bu ilkelere tam olarak uymama dolayısıyla çevresel ve sosyal risk yönetiminde meydana gelen etkilere ilişkin olarak açıklamaya ayrıca yer verilmesi de gerekmektedir.

İklim değişiklikleri, küresel ısınma gibi güncel problemlerle birlikte şirketler sürdürülebilirlik politikaları konusunda ağırlıklı olarak çalışmalar yapmaya başlamıştır. Yeni nesil düzenlemeler incelendiğinde farklı hukuk sistemlerinde çokça güncel düzenlemenin bulunduğu ve çalışmaların yoğun bir şekilde devam ettiği görülmektedir. En nihayetinde sürdürülebilirliğin şirketler hukuku kapsamına hukuk sistemimizde daha yoğun bir şekilde entegre edilmesi kimi zorunlu ve teşvik edici düzenlemelerin varlığıyla mümkün olup hukuk sistemimizin şirketlerin benimsedikleri sürdürülebilirlik politikalarıyla da geliştirilerek yeni nesil modern sistemlere uyarlanması önerilmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir